Bilim Kurulu toplantısı sona erdi
Sağlık Bakanı Koca, koronavirüsle mücadelede yeni dönemin adının “Kontrollü Sosyal Hayat” olduğunu açıkladı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu toplantısının ardından açıklama yapmak üzere kameralar karşısına geçti.
Koronavirüse karşı verilen mücadelede ilk dönemin tamamlandığını belirtti.
BİRİNCİ DÖNEM TAMAMLANDI
Bakan Koca, “Aziz vatandaşlarım, her bir ferdi saygı ve sevgiyle yürekten selamlıyorum. Gösterdiğimiz azim, salgının başlangıç ve tırmanış günlerindeki önemini koruyor. Salgın sürecinde 83 milyonun desteğiyle çok büyük mesafe alan sağlık ordumuz adına size şunu söylemekten gurur duyuyorum; Türkiyemiz koronavirüse karşı mücadelesinde ilk dönemi tamamlamıştır.” şeklinde konuştu.
YENİ DÖNEMİN ADI: KONTROLLÜ SOSYAL HAYAT
Birinci dönemde amacın salgını kontrol altına almak olduğunu söyleyen Sağlık Bakanı Koca, “Koronavirüsle mücadelede ikinci dönemde hastalığın önündeki fırsatları ortadan kaldırmak, hayatı yeniden düzenlemektir. Bazı kısıtları esnettiğimiz yeni döneme isim vermeye yararlı buluyoruz. İsim bize mücadelemiz için bir fikir verecektir. Bu isim kontrollü sosyal hayattır.” ifadelerini kullandı.
Sağlık Bakanı Koca: Yeni dönem Kontrollü Sosyal Hayat
“İKİNCİ DÖNEMDE TEDBİR ALMA BAŞARININ GARANTİSİDİR”
Bakan Fahrettin Koca’nın açıklamalarına şu sözlerle devam etti:
Dün itibarıyla iyileşen vaka sayısı ile toplam vaka sayısı arasındaki fark azalıyor. İçinde bulunduğumuz hafta önemli gelişme daha oldu. İlk kez iyileşen hasta sayımız mevcut koronavirüs hasta sayısını aştı.
Tanı ve tedavideki başarı salgını kontrol altına aldığımızın kanıtlarıdır. Artık salgın yönetiminde güncel politika ve uygulamalara gidebiliriz. Şu anda koronavirüsle mücadelemizin ikinci döneminde yeni dönemin ilk günlerindeyiz.
Bu ikinci dönemde başarı yine bazı koşullara bağlıdır; tedbir alma, tedbirlere uymak başarının garantisidir. Tedbirsiz davranmak koronavirüs tehdidinin ortadan kalktığını varsaymaktadır. Tedbir zorunludur; çünkü tehdit devam etmektedir.
“EVİNİZ HALA EN GÜVENLİ ORTAMDIR”
Virüs şu anda öngöremeyeceğimiz bir dönem boyunca dünyada, bu toplumda, aramızda dolaşmaya devam edecektir. Konuk olduğunuz yerde, bindiğiniz asansörde, gittiğiniz berberde, beklediğiniz otobüs durağında, markette, kalabalığına karıştığınız caddede karşınıza çıkabilir.
Bunu tam olarak bilemezsiniz. Hiç tanımadığınız taşıyıcıdan hastalığı kapabilirsiniz. Salgın kontrol altına alınabilmiştir ama virüsle ilgili gerçekler değişmemiştir. Eviniz hala en güvenli ortam olmaya devam etmiştir.
“HER MÜCADELENİN ÖDÜLÜ VARDIR”
Özgür ama kontrollü olacağız. Bugüne kadar tedbirlere sıkı şekilde uymasaydık, bulunduğumuz noktaya gelmemiz söz konusu olamazdı. Mücadelenin ikinci dönemindeyiz diyemezdik. Şimdi yaşama alanımız genişliyor, aynı tedbirleri daha geniş alanda uygulamaya geçiriyoruz.
Ciddi başarı gösterilen her mücadelenin mutlaka bir ödülü vardır. Bulunduğumuz noktada tüm dünyanın model alma çabası içine girdiği başarının sahipleri olarak 83 milyon bu başarının ödülünü almaya elbette hak ediyoruz. Haklıyız dışarıdaki hayatı özledik, sevdiklerimize sarılabilmek, bayramda büyüklerimizin ellerinden öpebilmek istiyoruz. Küçük mutluluklar bile şu andaki hayatımıza renk getirecek.
“KONTOLÜN KAYBI İKİNCİ DALGALANMANIN DAVETÇİSİ OLACAKTIR”
Bu mücadelede her gün hayatını riske atanlar da sizinle aynı şeyleri hissediyor ve sizinle aynı şeyleri istiyor. Gerçekler isteklerden biraz daha farklı olduğunu kabul etmeliyiz. Başladığımız dönem tipik bir normalleşme dönemi değildir. Kısıtların biraz esnediği dönemdir.
Yeni dönem tedbirlerle özlemlerin sentezidir. Başlayan günler 11 Mart’tan bu yana gösterdiğimiz çabanın şimdiki ödülüdür. Ama bu ödül büyük ödül değildir. Hassas davranmazsak serbestlik yeni mecburiyetlere yol açar. Kontrolün kaybı ikinci dalgalanmanın davetçisi olacaktır.
Türkiye’de salgın mevcut şartlarda kontrol altına alınmıştır. Haziran’a ilişkin öngörülerimiz daha da somuttur. Koronavirüs tehdidi ortadan kalkmış değil. Bu son taşıyıcının izolasyonu, tedavisi ile mümkündür. Risk uzun süre sürecek.
“YENİ HAYATIN NORMALLERİNİ OLUŞTURUYORUZ”
Koronavirüs 2. Dünya Savaşı’ndan sonra bütün dünyayı aynı anda ilgilendiren bir olaydır. Bu olay bile meselenin büyüklüğünü ortaya koymaktır. Bu sebeple 2020 öncesi anlamında normal hayata dönüş fikri bütün dünyada yanlış bulunmaktadır.
Bugüne kadar her ne kadar normale dönüş ifadesi yer yer kullanılsa da esasında normale dönmüyoruz. Yeni hayatın normallerini oluşturuyoruz. Bu hayatın normali eskisinden farklı olacaktır. Yeni normal için büyük bir motivasyon ve sağduyu göstermeliyiz. Toplum olarak ortaya koyduğumuz fedakarlığı serbestlik olarak düşünmemeliyiz.
“MUTLAKA MASKE TAKACAĞIZ, SOSYAL MESAFEYİ KORUYACAĞIZ”
Kuaföre gideceğiz ama önlemlerin alınıp alınmadığına bakacağız. Alışverişimizi yapacağız ama ulaşıma, yoğunlaşmaya dikkat edeceğiz. İki temel tedbir var. Birincisi dışarı çıkmamız gerekiyorsa mutlaka maske kullanacağız ikincisi sosyal mesafeyi dikkatli bir şekilde ayarlayacağız. Virüsün solunum yoluyla kesinleşmiş bilgidir. Eğer sosyal mesafeyi ayarlamazsak maske tek başına yeterli olmayacaktır. Maske ve sosyal mesafe birbirini tamamlayan iki tedbirdir.
Kontrollü sosyal hayat, salgınla mücadelede sorumluluğun paylaşıldığı hayattır. Asansörden, stadyuma, işyerinden heryere işbirliği ve uyum içinde uygulamalıyız.
“TEST KAPASİTEMİZİ ARTTIRACAĞIZ”
Fiziki etkileşimi asgariye indiren düzene kavuşturmalıyız. Toplumumuzun pratik zekası yeni ortama uyacaktır. Biz mücadelede olduğu gibi yeni hayata da öncülük edebiliriz. Sağlık ordumuz olarak bu süreçte test kapasitemizi arttıracağız. Her yeni vakada filyasyon yöntemini titizlikle uygulayacağız. Vakalarımızı erken tespit edeceğiz. Düzenli taramalar yapacağız.
Sağlık ordumuzla eskisiden daha fazla dikkatli olacağız. Hedefimiz yeni hasta sayısının, vefat sayısının sıfır olduğu bir tablo, başarıda istikrar, riske karşı tam kontrol, net sonuç. Kısıtları olabildiğince azaltılmış bir hayat. Başarabileceğimizi biliyoruz, hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum.”
“160 MİLYON MASKE DAĞITILDI”
Bakan Koca, maskelere erişimle ilgili soruya ise şu yanıtı verdi:
“Bizim daha çok özellikle eczaneler üzerinden 30-65 yaş dönem için 10 günde bir 5’li paket ücretsiz uygulamamız vardı. 39 küsur milyon kişiye mesaj gitti ve dağıtım yapıldı. Şu ana kadar 160 milyonu buldu maske sayısı.
“ECZANE VE MARKETLERDE MASKE SATIŞI YAPILACAK”
Bu dönemde maskeye ihtiyacın daha fazla olacağını biliyoruz. İhtiyacı gidermek anlamında yüksek bir fiyat olmamak kaydıyla, taban fiyatı belli olan dönem olacak. Bununla ilgili ayrıca buna ilave olarak yani ücretsiz mesaj da gönderip verdiğimiz maskeler dışında vatandaşın ihtiyacı olduğunda maskeye erişebilmek için market, eczane, medikal marketlerden alabilmelerin önü açıldı. Yarın en geç Cuma günü itibarıyla Ticaret Bakanlığımızın bununla ilgili açıklaması olmuş olacak.